Çanakkale’de yapılması planlanan maden ocağına ilişkin bilirkişi raporu hazırlandı. Raporda, orman ve tarım arazileri üzerinde kurulması planlanan maden ocağının hayata geçmesi durumunda ekosistemin büyük zarar göreceği, su kaynaklarının yok olma tehdidiyle karşı karşıya kalacağı belirtildi.
Çanakkale’ye bağlı Serçiler ve Terziler bölgesinde, bir altın şirketi tarafından altın-gümüş maden ocağı açılması için başvuru yapıldı. Başvuruyu değerlendiren bakanlık, 2017 yılında ÇED olumlu kararı verdi. Ama karara tepki gösteren İDA Dayanışma Derneği konuyu yargıya taşıdı.
Başvuruyu değerlendiren İdare Mahkemesi, bilirkişi heyeti atanmasına ve bölgede inceleme yapılmasına karar verdi. Atanan bilirkişi heyeti, yaptığı incelemeler sonucunda, projenin çevreye etkileri konusunda bir rapor hazırladı.
Hazırlanan bu çarpıcı raporda, projenin bölgede bulunan ve Çanakkale için hayati öneme sahip olan Atikhisar Barajı’nın uzun mesafeli koruma alanının içinde olduğuna işaret etti. Bilirkişi raporunda, proje hayata geçerse, bölgenin hem içme suyunu karşılayan hem de sulama amaçlı kullanılan barajın büyük bir felaketle karşı karşıya kalabileceğine vurgu yapıldı.
Projenin 43 hektara yakın bir orman ve 8 hektara yakın tarım arazisi üzerine kurulacağına işaret eden raporda, bunun bölge ekosistemi açısından bir felakete yol açabileceği belirtildi.
SU KAYNAKLARI TEHDİT ALTINDA
Bilirkişi heyetinin raporunda su kaynaklarının karşı karşıya kaldığı tehdit hakkında da önemli konulara yer verildi. Raporda, madenin açık işletme yöntemiyle işletilmesi durumunda, yeraltı ve yerüstü sularının kirleneceği ifade edilerek, “maden illa ki açılacaksa kapalı işletme yöntemiyle çalışsın” görüşüne yer verildi . Madene ÇED olumlu kararı verilmesini yanlış bulan bilirkişi heyeti, kararın iptal edilmesi gerektiğini vurguladı.
